Ana içeriğe atla

Kayıtlar

#sergi etiketine sahip yayınlar gösteriliyor

BAHİCE

Seni Kim Görse Bir Acemaşiran Gazel. Okuyan ise  Hafız Sami Efendi. Derler ki; öyle güzel Kuran-ı Kerim okurmuş ki, o okurken omzuna bülbüller konarmış. Bizde onun sesinden bu güzel gazeli sizlere sunuyoruz. Hocası Müştakzâde Edhem Efendidir. Edhem Efendi hem bestekâr hem muallimdir. Aynı zamanda Kadiri şeyhidir.  Şeyhülislam Hafız Sami Efendi'ye hünkar imamlığı teklif etmişse de Hafız Sami bunu kabul etmez, camiide imamlığa devam eder. Birçok eser meşk etmiştir. Şöyle bir anıyı paylaşalım. Meşk için Zekai Dedeye götürülür. Zekai Dede Hafız Sami Efendiyi dinler ve şöyle söyler:  “Oğlum, sana Hüdâ meşketmiş, benim meşkedecek bir şeyim yok!” Yine şöyle bir anısı nakledilmiştir: Kendisi Esad Efendi Tekkesinde kıraatte iken dervişler o denli bir cezbeye kapılmışlar ki, Şeyh Efendi yüksek sesle "el fatiha" diyerek kesmek zorunda kalmıştır. Bir dönem geçirdiği sinir rahatsızlıklarından sonra okumaya devam etmemiş. Ara ara okumuştur. Acemaşiran...

HİKMETLİ SÖZLER

Bismillahirrahmanirrahim Kısaca ifade etmek gerekirse ister az, ister çok olsun kalbin bağlandığı ve nefsin zevk aldığı, dünyalık herhangi bir şeyi ameline kattığı zaman o amel karışır ve saflığını, temizliğini kaybeder. Böylece ihlâslı olma özelliğini yitirir. Zevk aldığı şeylere yönelir, şehevi isteklerine tabi olur. Bu tür zevklerinden ve hedeflerinden herhangi bir amel veya ibadetinde kendini koruması çok zor olur. Bundan dolayı "Ömrünün, hayatının en kısa zamanında bile amellerinde ve ibadetlerinde ihlâs üzere olanlar ancak kurtuluşa erdi." denilmiştir. İhlâs, bu tür kusurlardan amelleri korumaktır. Hal böyle olunca insanı etkileyen başka bir şey kalmaz ve sadece Allah’a yakın olma gayesi kalır. Bu durum yalnızca Allah'ı seven, ahiret hayatını düşünen, kalbinde dünya sevgisine ait hiç titr şey bırakmayan, öyle ki yemeyi içmeyi bile sevmeyip; yemeyi içmeyi zaruri ihtiyaçlardan kabul edenlerden olur. Onlar yemeği doğuştan gelen bir ihtiyaç olarak görürken, yemeği ...

HİKMETLİ SÖZLER

Bismillahirrahmanirrahim Elhamdülillahi rabbil âlemin vesselatu vesselamu ala seyyidina muhammedin nebiyyil ümmi ve ala alihi ve sahbihi ve sellim. Dünya hayatınız boyunca ne yaptınız? Elinizde ne var? Hayatınızda ne biriktirdiniz? Zamanın içine ne sığdırdınız? Mesela bu ay ne yaptınız? Zamanlara değer katan, mekânlara değer katan zamanın içinde olan ameli salihlerdir. Bir mekâna kudsiyet atfeden şey o mekânda hâsıl olan amel-i salihlerdir. Aslında bütün bunlar sizin için bir araç, bir vesiledir. Allahu Teâla bunu bizden sual edecektir. Hizmet; neye hizmet? Kime hizmettir? Bir sonraki hayatınızdaki kendinize hizmettir. Tarlanızı şimdiden ekin ki yarın hasat mevsimi veyahut kış mevsimi geldiğinde ektiğinizi biçesiniz. O mevsimde artık çalışma yoktur. Dünyada yaşadığımız 30-40 yılın neticesinde, tabiatımızın adeta birer parçası haline gelen şeylerden sıyrılmak zordur. Ama inşallah Allah sizlere kuvvet verir. Doktora gittiğinizde, doktor size şekerden uzak durulması gereken bir di...

hubb-u ehl-i beyt

HAZRETİ HATİCE (ra) Zamanındaki hanımların en hayırlısı, Meryem binti İmran idi. Zamanının en hayırlı hanımı ise Hatice binti Huveylid'dir. (Müslim,69) Hz Hatice'ye Mekke'de doğmuş babası Hüveylid bin Esed ve annesi Fatma Binti Zahide'nin terbiyesinde yetişiyordu. Babası hatırı sayılır saygın ve zengin bir tüccardı. Annesi namusuna düşkün itibarlı ve terbiye noktasında ileri derecedeydi. Hz Hatice'ye iffet ve nezahetinden dolayı Tahire (temiz kadın) sıfatı verilmesi annesinden almış olduğu terbiyenin sonucuydu. Zeki akıllı ve ağırbaşlı olan Hz. Hatice ailesinin olumlu ortamında iyi bir şekilde yetişti inanç noktasında ciddi bir bilgiye sahipti. Hz. Hatice tek Allah inancına meyilliydi. Ahlakı ticari ve inanç yönünde olgunlaşan Hz. Hatice davranış ve tutumuyla Mekke toplumunda farklı bir sima olarak ortaya çıkıyordu. Özellikleri ile öne çıkan Hz Hatice'ye önce Ebu Hale bin Zürare talip oldu mutlu evliliklerinden iki oğlu oldu ancak evlili...

HİKMETLİ SÖZLER

Dünya neye sahipse, onun vergisidir hep; Medyun ona cemiyeti, medyun ona ferdi. Medyundun o mas jurna bütün bir beşeriyyet.. Ya Rabbi bizi mahşerde bu ikrar ile haşret         MEHMET ÂKiF ERSOY Kâinattaki her bir mahlukat, her bir beşer ve dahi kâinatın kendisi varlığını Resul-i Ekrem'in(sav) varlığına borçludur. Insan varlık sebebini tanımalı, ona tâbi olmalı, onu her şeyden çok sevmelidir ki insan olmanın, imanın zevkini alabilsin. Seyda i Tagi (ks) sohbetinde şöyle buyurmuştur: "Resulullah'ı(sav) sevmek, bütün müslümanlara farz-ı ayndır. Onun sevgisi bir gönüle yerleşirse, islamiyet'i yaşama, imanın ve İslam'ın tadına, doyulmaz zevkine ermek ne kadar kolay olur. Bu sevgi, iki cihanın Efendisine tam uymaya sebeptir. Bu sevgiyle Allahu Teâlâ'nın Habibi'ne  ikram ettiği sonsuz ve tarife sığmaz nimetlere ve bereketlere kavuşmakla şereflenilir. Küçük, büyük her Müslümanı doğrudan doğruya Resulullah'ın(sav)  sevgisine götüren ehl-i sünnet âlimleri ve ki...

HOŞ BİR SADA

Münire Bacı'ya ait olduğu söylenen şiirdir. Münire Bacı hakkında çok az bilgimiz vardır. Kendisi 19.yy tekke şairlerindendir. Bektaşi Tekkesine intisap etmiştir. İstanbul'da olduğu bilinmektedir. Münire Bacının Bektaşi Nefeslerinden; Haktır Allahım, Muhammed Mâhım Haktır Allahım, Muhammed mâhım Ali'dir şahım efendim, Allah eyvallah! Musa-yı kâzım, Rıza imanım Takii'dir dâim efendim, Allah eyvallah! Kanber-ü selman, Pir balım sultan Bunlaran ihsan efendim, Allah eyvallah! Ali'den nimet, Veliden himmet Dervişten hizmet efendim, Allah eyvallah! Fatıma zehra, Hatice kübrra Nur-i kibriya efendim, Allah eyvallah! Nakiidir iman, Askeridir can Mehdi-i devran efendim, Allah eyvallah! Aşka burhanım, Sırr-ı Rahmanım Derde dermanım efendim, Allah eyvallah! Yüzümüz yerde, Özümüz darda Huzur-u pirde efendim, Allah eyvallah! Şebber-ü şübber, Abidin server Bakır-u cafer efendim, Allah eyvallah! Çardeh-i masum, Şeh...

HAFTANIN FİLMİ

DİLSİZ Film; babaannesinden miras olarak kalan bir sandığın asıl sahibine yani Sami’ye teslim edilmesiyle başlar. Sandığın içindekiler ilk başta çok soğuk ve anlamsız gelirken daha sonrasında Sami’nin hayatını etkileyecek bir yolculuğa çıkaracaktır onu. Tantanalı ve yoğun olan bir hayatın içinde; durup düşünebildiğimiz zaman bir kapı açılmaktadır. Düşünmenin fiziksel olarak durmakla alakası vardır evet. Dışardaki bir hareket düşünme sistemimizi de etkilemektedir. Sami’nin geçmişiyle kurmaya başlayacağı bağ bu sandıkla beraber hızlıca canlanacaktır. Filmdeki Rüya, mevlid ve meşk sahneleri geçmişteki ruhi ve hissi bağa doğru bir kanca atacaktır. Sandıktan ne mi çıkacaktır? Hat meşkini yapmak için gerekli malzemeler ve bir kitap. Kitap önemlidir çünkü, hakiki hattatların nasıl talebesi olunur, onu öğretecektir Sami’ye. Duvar resimleri yapan Sami’nin Hat meşkine başlaması elbette bize resim ve hat arasındaki ince bağlantıları da kurduracaktır. Talebe olmak nedir? Nasıl talebe ol...

HAFTANIN KİTABI

YAŞIYORUZ SESSİZCE Ölüm Nedir? Sesin hangi renginde Sessizliğin hangi kokusundadır? İnsan; doğduğu için ölecektir elbet. Hareketin devinimi; içten dışa, dıştan içe, Döngüsel hareketin en güzeli, en sıradışı olmayanı Ölüm.. Yaşamla başlayan ölüm, gittikçe yakınlaşan zaman, Yaşam, ölüm, zaman.. Hepsi koskocaman bir sessizlik aslında. Şair; yaşamın sessizliğiyle ölümü anlatmak istemiş, Eşi Hatice Hanımın vefatından sonra bu kitabı yazmış, Affedersiniz, tabiri doğru kullanmak gerek sanırım, Bu kitabı; yaşamıştır.. Şairler mi şiir yazar, şiirler mi şairleri yazar, hala çözebilmiş değilim ama, Kelimeler bir his olup değiyorsa size, sanırım şair güzel bir şey yapmış oluyor. Hangisi hangisini yazdıysa farketmiyor. “Neden kimse sana benzemiyor Hatice?” diye soruyor şair bir mısrada. Çok basit bir cümle, nasıl da gelip çoraklanıyor kalbinizin ortasına. Evet ölüm haktır ve elbet bir gün her birimizin kapısını çalacaktır ama, En çok gidenin boşl...